Otonom Sürüş Teknolojisi ve Gelecekteki Trafik

Otonom sürüş teknolojisi; araçların güvenliğini ve konforunu çoğaltmak amacıyla ortaya çıkmıştır. Yeni geliştirilen sistem olması sebebiyle birçok şahıs tarafınca tam bilinmiyor. Otonom sürüş teknolojisi; insanoğlunun müdahalesi olmadan aracın hareket etmesini ifade ediyor.

Bahsettiğimiz teknolojide sürücüye gerekseme duyulmuyor. Otonom sürüş teknolojisi; sensör, radar ve kamera benzer halde donanımların yazılımlarla senkronize çalışmasını ifade ediyor. Bu teknolojide sürücüler araca ya tamamen müdahale ediyor ya da asla müdahalede bulunmuyor.

Tamamen müdahale ile kısmen müdahale etmeme mevzuları otonom sürüş düzeyleri hakkında data veriyor.

Otonom Sürüş Teknolojisi Seviyeleri Nedir?

Otonom sürüş teknolojisi; tam otonom sürüş ve yarı otonom sürüş şeklinde ikiye ayrılıyor.

Tam Otonom Sürüş

Sürücüsüz olarak araçların hareket etmesini elde eden sistemdir. Vasıta trafik kurallarına uygun olarak hareket ediyor. Sürücülü olup olmaması fark etmeksizin her koşulda verilen komutlara uyarak trafikte yer alabiliyor.

Kamera sistemi, trafik tabelalarını fazlaca rahat görüyor. Teknoloji, GPS vb. sistemlerle otomatik gideceği yeri algılayabiliyor. Ek olarak kullanıcılarına tahmini olarak varış süresini de sunuyor.

Yarı Otonom Sürüş

Yarı otonom sürüş teknolojisi, insan müdahalesi olmadan çalışmıyor. Bu teknolojiye entegre edilen Adaptif Cruise Control benzer halde özellikler, sürücülerin belirlemiş olduğu hız limitleriyle hareket ediyor.

Otonom sürüş teknolojisi seviyeleri şu şekildedir:

1. Düzey Otonom Sürüş

Hususi asistan ve şerit takip asistan teknolojilerinin yer almış olduğu bu düzey yarı otonom sürüş başlangıcı şeklinde ifade ediliyor. Bu sistem kullananların; fren, gaz ve direksiyona müdahale etmesi sonucunda çalışıyor.

2. Düzey Otonom Sürüş

Cruise Control vb. sistemleri içinde alan ve parametrelerin sürücü tarafınca belirlendiği bir teknolojidir. Türkiye’de otonom sürüşün tanınmasında 2. Düzey Otonom Sürüş etkili olmuştur.

3. Düzey Otonom Sürüş

Araçların koşullu olarak çalışmasını sağlıyor. Yarı otonomun son seviyesi şeklinde anlatılır. Adaptive Cruise Control vb. sistemlerle sürüşün gerçekleşmesini sağlıyor.

4. Düzey Otonom Sürüş

Araçların üstünde hususi yazılım ve donanımlardan oluşuyor. Bu donanım ve yazılımlar, araçların kendi kendine hareket etmesini sağlıyor. Yalnız güvenlik vb. sebeplerden dolayı sürücünün araca müdahale etmesi gerekebilir. Bundan dolayı sistemde; gaz pedalı, vasıta direksiyonu ve fren şeklinde parçalar bulunuyor.

5. Düzey Otonom Sürüş

Sürücünün müdahale etmesine gerek kalmadan kendiliğinden aracın hareket etmesini ifade ediyor. Telefon vb. cihazlarla vasıta başka bölgelere sürülebiliyor.

Tam Otonom Sürüş ve Yarı Otonom Sürüş Teknolojili Otomobiller

4. ve 5. düzey şeklinde anlatılan otonom sürüşlü araçlara herhangi bir müdahale edilmesine gerek kalmamıştır. Nvidia Atlan vb. hususi sistemler üstünden araçların tümü tam otonom sürüşe uygun şekle geliyor.

Yarı otonom sürüş teknolojili araçları şu şekilde sıralayabiliriz;

  • Mercedes C Serisi
  • Tesla Model S
  • Honda CR-V
  • Tesla Model 3
  • Hyundai Kona
  • BMW3 Serisi
  • Jaguar I-Pace
  • Audi A4
  • Alfa Romeo Stelvio

Otonom Sürüş Teknolojisi Iyi mi Çalışır?

Otonom sürüş teknolojili araçlar, otomatik denetim sistem donanımlarıyla sürücüye gerekseme olmaksızın çalışıyor. Bu teknoloji yardımıyla araçlar hem çevre hem de trafik şartlarını kolayca algılayabiliyor.

Otonom sürüş teknolojili araçlar; otomatik pilot sürüşünü hususi bir sistemle gerçekleştiriyor. Tekerleklere monte edilen ultrasonik sensörlerle park ve trafik halindeki araçların hem hareketleri hem de konumları belirleniyor. Tüm bu veriler, araçların sensörlerindeki merkezi bilgisayar sistemlerine iletiliyor. Böylelikle otomobilin direksiyon kontrolü sağlanmış oluyor.

Ultrasonik sensörler yardımıyla araçlarda yavaşlama ve hızlanma benzer halde durumlarda otomatik gerçekleşiyor. Doğru ve süratli manevralar açısından da dikkat çekiyor. Otonom sürüş teknolojisi, yazılımlardan meydana geliyor.

Araçların sensörlerinin algılamış olduğu verilere suni zeka işlenebiliyor. Böylelikle veriler anlamlandırılıp sürüş bittikten sonrasında aracın hareketleri hesaplanabiliyor. Otonom sürüş teknolojisindeki suni zekanın yanında kamera vb. vasıta aksesuarlarından da yararlanılabiliyor.

Otonom sürüş teknolojisinin en mühim özelliği; verileri anlık toplayıp suni zeka üstünden inceleyip hamleleri hesaplıyor. Bu durumda hata benzer halde durumlar da azca rastlanılıyor. Belirtilen tüm bu özellikler otonom sürüş teknolojisinin trafik ve sürücü güvenliği açısından fazlaca önemlidir.

Gelecekte Trafik Iyi mi Olacak?

Otonom sürüş teknolojisiyle beraber gelecekte trafik, sürücüsüz otomobillerle dolacak. Dünyanın en mühim otomotiv üreticileri sürücüsüz otomobillere milyonlarca dolarlık yatırım gerçekleştirmiş oldu. 10 ile 20 yıl içinde trafik otonom sürüş teknolojisiyle dolacak. Gelecekteki trafikte; “Araçtan Araca (V2V) Teknolojisi” yer alacak.

Bu teknoloji yardımıyla araçlar yollardaki diğeri araçlarla kolayca kontakt kurabilecek. “Araçtan Altyapıya (V2I)” teknolojisiyse; yaya geçitleri, trafik sinyalleri vb. altyapılarla iletişimini sağlıyor.

V2V ile V2I teknolojileri; trafiğin güvenliği ve verimliliği açısından etkin rol oynuyor. En sıkışık rotaları dahi belirliyor. Ek olarak otonom araçların trafiğe çıkmasında da görevi vardır. Kişisel Süratli Transit (PRT) araçları da trafikte yerini alacak. Bu araçlar 6 kişilik olarak tasarlanmıştır.

Kişisel Süratli Transit; yer üstünde inşa edilen hususi yollarda ufak bölmeler şeklinde kullanılıyor. Yalnızca yolcuların talepte bulunmuş olduğu istasyonlarda durur. Gelecekte trafik; uyarlanabilir trafik sinyallerinden oluşacak. Trafiğin modellerinin düzenlenmesi ve anlaşılması için V21 teknolojisinden yararlanarak çalışır.

Otonom Sürüşte Mercedes-Benz'den Bir İlk!
Otomobil

Otonom Sürüşte Mercedes-Benz’den Bir İlk!

Otonom sürüş kabiliyetine haiz vasıta sayısı her geçen gün artmaya devam ediyor. Şu an sürücüsüz otomobil denildiğinde ilk olarak akla Tesla geliyor.

Yorum bırakın